The early studies on consumption expenditures, which is one of the most important issues of economics theory and econometric research, dates back to the end of the 18th century, to David Davies (1795) and Morton Eden (1797). Almost all economic activities are carried out to ensure the production of goods and services that will sustain human existence and respond to our socio-cultural needs, in other words, for consumption purposes.In this research, the relationship between the variables of income and consumption of the EU and OECD countries and Keynes' absolute income theory data were analysed with the data pertaining to the period between 1980-2013. Related entity has been investigated with Durbin-H, Westerlund ECM-Bootstrap and LM Bootstrap panel cointegration tests and long-term coefficients have been estimated by the CCE estimator. According to the results of this research, %1 change in income will cause an increase of 0.611% in EU countries, 0.471% in OECD I countries and 0.782% in OECD II countries. And the remaining part of the income from consumption will be allocated to savings. In other words, we can say that Keynes absolute income theory is valid in both AB and OECD countries. Also, when EU, OECD I and OECD II groups are compared, it is seen that the trend of marginal consumptıon trends is the lowest in OECD I countries which have high income average; while the coefficient is higher in OECD II group which have lower income average in the comparison group.Therefore it has been concluded that Keynes hypothesis, which asserts that there is a positive relationship between income and consumption and average consumption trend decreases as income increases, is valid.

İktisat teorisinin ve ekonometrik araştırmaların en önemli konularından biri olan tüketim harcamaları ile ilgili çalışmaların başlangıcı 18. yüzyılın sonlarına, David Davies (1795) ve Morton Eden (1797)'e kadar uzanmaktadır. İktisadi aktivitelerin hemen hepsi insan varlığını devam ettirecek, sosyo-kültürel ihtiyaçlarımıza cevap verecek olan mal ve hizmetlerin üretimini temin etmek, diğer bir ifadeyle tüketim amacıyla gerçekleştirilir.Bu çalışmada, AB ve OECD ülkeleri için gelir-tüketim değişkenleri arasındaki ilişki ve Keynes'in Mutlak Gelir Teorisi 1980-2013 dönemine ait verilerle analiz edilmiştir. Durbin-H, Westerlund ECM-Bootstrap ve LM Bootstrap panel eşbütünleşme testleriyle ilişkinin varlığı araştırılmış, uzun dönem katsayıları CCE tahmincisi ile tahmin edilmiştir. Çalışmanın sonuçlarına göre, gelirdeki %1'lik bir değişim AB ülkelerinde %0.611, OECD I ülkelerinde %0.471 ve OECD II ülkelerinde ise %0.782 oranında bir artışa neden olacaktır ve gelirin tüketimden kalan kısmı tasarrufa ayrılacaktır. Gerek AB gerekse OECD ülkelerinde Mutlak Gelir Teorisinin diğer bir ifadeyle Keynesyen görüşün geçerli olduğu söylenebilir. Ayrıca, AB, OECD I ve OECD II grubu karşılaştırıldığında yüksek gelir ortalamasına sahip olan OECD I ülkelerinde marjinal tüketim eğiliminin en düşük olduğu ve karşılaştırma grubu içerisinde daha düşük gelir ortalamasına sahip olan OECD II grubunda ise katsayının daha yüksek olduğu görülmektedir. Dolayısıyla Keynes'in gelirle tüketim arasında pozitif yönlü ilişkinin olduğu ve gelir arttıkça ortalama tüketim eğiliminin düştüğü hipotezinin geçerli olduğu bulgusuna ulaşılmıştır.