The brain may be exposed to hypoxia not only in general anesthesia applications, but also in sedation applications, due to deterioration in the balance of oxygen supply and demand of brain. Today, measurement of brain oxygen saturation may be carried out by simple and non-invasive methods, through which anesthesia plan is optimized based on the main target organ, the brains needs. The study was planned as a prospective-randomized research 44 patients, ASA I-II-III, between the ages of 1-18, scheduled for diagnostic cardiac catheterization in Mersin University School of Medicine, Health Research and Application Center is studied with the approval of ethical committee of Mersin University School of Medicine ( Date: 05/04/2012, no: 2012/163 ). The patients applied the catheterization procedure were randomly divided in two groups. Group Propofol (Group P, n=22) is occurred with patients who applied i.v 0,5mg/kg midazolam and i.v 1mg/kg propofol for sedation induction. Group Dexmedetomidine (Group D, n=22) is occurred with patients who applied i.v 0,5mg/kg midazolam and i.v. 1mcg/kg dexmedetomidine for sedation induction. There was statistically no significant difference between the demographic data of both two groups. No statistical difference could be determined between hemodynamic values and sedation scores of both two groups. There was a statistically significant differerence between cerebral oxygen saturation of both groups, but the obtained data was not evaluated as cerebral desaturation.İn conclusion, in dexmedetomidine applied group statistically significant but clinically not significant decline was observed in cerebral tissue oxygenation compared to propofol group. We consider that although not significiant in hemodynamically stable patients, this can be a problem in unstable patients and different studies should support this issue.Key words: Outpatient Anesthesia Applications, Pediatric Angiography, Sedation Cerebral Oximetry.
Sadece genel anestezi uygulamalarında değil sedasyon uygulamalarında da beyin oksijen arz talep dengesindeki bozulma sonucu beyin hipoksiye maruz kalabilir. Günümüzde beyin oksijen saturasyonu ölçümü temel hedef organ olan beynin ihtiyaçlarına göre anestezi planının optimize edildiği basit ve noninvazif yöntemlerle gerçekleştirilebilmektedir.Çalışma prospektif randomize olarak planlandı. Mersin üniversitesi Tıp Fakültesi etik kurulundan (Tarih: 05/04/2012, sayı: 2012/163) onay alınarak, Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Araştırma ve Uygulama merkezinde tanısal amaçlı kardiyak kateterizasyon planlanan ASA I-II-III, 1-18 yaş arasında 44 hasta çalışmaya dahil edildi. Kateterizasyon işlemi uygulanacak hastalar randomize edilerek 2 gruba ayrıldı. Grup Propofol (Grup P,n=22) sedasyon indüksiyonunda iv 0,5 mg midazolam+iv1m/kg propofol yapılan hastalardan oluştu. Grup Deksmedetomidin (Grup D,n=22) sedasyon indüksiyonunda iv 0,5mg midazolam+iv 1mcg/ kg deksmedetomidin yapılan hastalardan oluştu. Her iki grubun demografik verilerinde istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı. Her iki grubun hemodinamik verileri ve sedasyon skorları arasında istatiksel bir fark tespit edilmedi. İki grubun beyin oksijen saturasyonu arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark olup elde edilen veriler serebral desaturasyon olarak değerlendirilmedi.Sonuç olarak deksmedetomidin kullanılan grupta propofol grubuna göre serebral doku saturasyonunda istatiksel olarak anlamlı ancak klinik anlamı olmayan bir düşme görülmektedir. Bu durumun hemodinamik stabilizasyon durumunda önemli olmamakla birlikte genel durumu stabil olmayan hastalarda sorun yaratabileceği ve bu konunun farklı çalışmalarla desteklenmesi gerektiğini düşünmekteyiz.Anahtar Kelimeler: Ameliyathane Dışı Anestezi Uygulamaları, Pediatrik Anjiografi, Sedasyon, Serebral Oksimetre.