In this thesis, organic and conventional growing systems on plant growth, seed yield and quality characteristics were compared in `Yalova Yağlık 28`, `Yalova Çorbacı 12`, `Kandil Dolma` and `Sürmeli Biberi` pepper varieties. Plants were grown in production fields of Yalova Atatürk Horticultural Central Research Institute in 2015 and 2016. To determine suitable harvesting time for organic seeds, fruits harvested in three different harvesting periods. Determination of longevity of organic and conventional seeds were also tested. One part of the tehesis aimed to determine the effects of hydropriming (36 h, 100% relative humidity, 25°C) and packaging methods (oxygen-vacuum at 12°C) on organic and conventional seeds. Fruit harvests were carried out in three periods (first harvest 45-55, second harvest 56-70 and third harvest 71-85 days after anthesis) to obtain high quality seeds in organic and conventional systems. Harvested fruits were ripened in four different ways (commercial method, 1, 2 and 3 week ripening in fruits). According to the results of germination and vigor tests; the 2nd harvest period was seen as the foreground in both systems. It was observed that seed ripening in fruits was effective in early harvest period (1st harvest), but not significant differences in 2nd and 3rd harvest period. In the second trial, the seeds belong to the commercial method of the second harvesting period were stored for 20 months with different packing methods (oxygen, vacuum at 12°C and vacuum at room temperature). At the end of the trial, the storage of organic and conventional seeds was similar. With oxygen and vacuum storage at 12°C resulted in higher quality seed lots in both systems. The effect of oxygen on seed longevity had not been observed. In the third trial, the seeds which re-dried after hydropriming stored for a short time (6-8 months) with different packing methods. Due to the high quality of the seed lots used, production systems, packaging methods and hydropriming application did not cause differences in storage.
Tezde `Yalova Yağlık 28`, `Yalova Çorbacı 12`, `Kandil Dolma` ve `Sürmeli Biberi` biber çeşitleri, organik ve konvansiyonel sistemle 2015 ve 2016 yıllarında tekrarlamalı Yalova Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü'nün üretim parsellerinde yetiştirilerek bitki gelişimi, tohum verimi ve kalite özellikleri karşılaştırılmıştır. Organik tohumlar için uygun hasat zamanının tespiti, üç farklı hasat döneminde hasat edilen meyvelerde tohum olgunlaştırma yöntemleri ve bunlara bağlı organik ve konvansiyonel tohumların depo ömürlerinin belirlenmesi hedeflenmiştir. Ayrıca hidropriming (36 saat, %100 oransal nem, 25oC) uygulamasının ve paketleme yöntemlerinin (12oC'de oksijenli-vakumlu) organik ve konvansiyonel tohumlara etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Üç denemeden oluşan tezin birinci denemesinde; organik ve konvansiyonel sistemlerde kaliteli tohum eldesi için üç dönemde (çiçeklenmeden 45-55gün 1.hasat, 56-70gün 2.hasat ve 71-85gün sonra 3.hasat) hasatlar gerçekleştirilmiştir. Meyve içi tohum olgunlaştırma için alınan meyveler, dört gruba (ticari yöntem, meyve içi 1, 2 ve 3 hafta bekletme) ayrılmıştır. Çimlenme ve güç testleri sonuçlarına göre; her iki sistemde 2.hasat döneminin ön plana çıktığı görülmüştür. Meyve içi olgunlaştırmanın erken hasat döneminde (1.hasat) etkili olduğu, 2. ve 3.hasat dönemlerinde önemli farklar oluşturmadığı gözlemlenmiştir. İkinci denemede, 2.hasat döneminin ticari yöntemi tohumları, farklı paketleme yöntemleriyle (12oC'de okijenli-vakumlu ve oda sıcaklığında vakumlu) 20 ay depolanmıştır. Organik ve konvansiyonel tohumların depolamadaki kalite değişimi benzerlik göstermiştir. Her iki sistemde de 12oC'de oksijenli ve vakumlu depolamalarda tohum kalitesi daha yüksek olmuştur. Oksijenin tohum depo ömründeki etkisi görülmemiştir. Üçüncü denemede, tohumlara hidropriming uygulamasının ardından tekrar kurutularak farklı paketleme yöntemleriyle kısa süreli (6-8ay) depolanmıştır. Tohum partilerinin kaliteli olmasından dolayı üretim sistemleri, paketleme yöntemleri ve hidropriming uygulaması depolamada süreklilik gösteren farklılıklar oluşturmamıştır.